Serdar Dinçer, Alman Belgelerinde Alman-Türk Silah Arkadaşlığı ve Ermeniler'de bugüne kadar az bilinen ya da hiç bilinmeyen tarihi gerçeklere ışık tutuyor. Alman militarizminin Osmanlı'yı Birinci Dünya Savaşı'na nasıl sürüklediğini, Ermeni tehciri ve soykırımındaki büyük rolünü, emperyal planlarını; Osmanlı'nın bunlara yaklaşımını ve çapsız politikalarını Alman belgeleri üzerinden çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.
Dinçer, Alman Dışişleri Bakanlığı Politik Arşivi'nde (PAdAA) yaptığı kapsamlı çalışmada tehcirin, Türk-Alman ayrımı olmayan tek bir örgüt gibi hareket eden bir grup tarafından 1915'ten yıllar önce adım adım nasıl hazırlandığını gözler önüne seriyor. Bunu yaparken, benzer çalışmalarda pek ele alınmayan dönemin Almanyası'ndaki tarihî gelişmeleri ve ülkedeki politik durumu da aktararak geniş bir perspektif sunuyor. Örneğin bir yanda Ermenilere karşı yürütülen katliamlar ve yağmalar, birçok farklı savaş alanında "silah arkadaşlığı" sürerken öte yandan Kaiser Wilhelm'in, Enver Paşa'ya at veya Sultan Reşat'a asa hediye etme derdinde olması dönemin diplomatların ne denli farklı olaylarla uğraştıklarını, bütünün ne denli karmaşıklaştığını, bazen de grotesk bir boyut aldığını gösteriyor.
Ermeni tehciri konusundaki tartışmalarda dikkat edilmesi gereken kimi konu ve belgelere bir işaret amacını taşıyan Alman Belgelerinde Alman-Türk Silah Arkadaşlığı ve Ermeniler, Almanya ve İstanbul'da organize edilen, Babıali'den yürütülen bir insanlık dramının arkasına biraz daha yakından bakmak için çok önemli bir kaynak.
Serdar Dinçer, Alman Belgelerinde Alman-Türk Silah Arkadaşlığı ve Ermeniler'de bugüne kadar az bilinen ya da hiç bilinmeyen tarihi gerçeklere ışık tutuyor. Alman militarizminin Osmanlı'yı Birinci Dünya Savaşı'na nasıl sürüklediğini, Ermeni tehciri ve soykırımındaki büyük rolünü, emperyal planlarını; Osmanlı'nın bunlara yaklaşımını ve çapsız politikalarını Alman belgeleri üzerinden çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.
Dinçer, Alman Dışişleri Bakanlığı Politik Arşivi'nde (PAdAA) yaptığı kapsamlı çalışmada tehcirin, Türk-Alman ayrımı olmayan tek bir örgüt gibi hareket eden bir grup tarafından 1915'ten yıllar önce adım adım nasıl hazırlandığını gözler önüne seriyor. Bunu yaparken, benzer çalışmalarda pek ele alınmayan dönemin Almanyası'ndaki tarihî gelişmeleri ve ülkedeki politik durumu da aktararak geniş bir perspektif sunuyor. Örneğin bir yanda Ermenilere karşı yürütülen katliamlar ve yağmalar, birçok farklı savaş alanında "silah arkadaşlığı" sürerken öte yandan Kaiser Wilhelm'in, Enver Paşa'ya at veya Sultan Reşat'a asa hediye etme derdinde olması dönemin diplomatların ne denli farklı olaylarla uğraştıklarını, bütünün ne denli karmaşıklaştığını, bazen de grotesk bir boyut aldığını gösteriyor.
Ermeni tehciri konusundaki tartışmalarda dikkat edilmesi gereken kimi konu ve belgelere bir işaret amacını taşıyan Alman Belgelerinde Alman-Türk Silah Arkadaşlığı ve Ermeniler, Almanya ve İstanbul'da organize edilen, Babıali'den yürütülen bir insanlık dramının arkasına biraz daha yakından bakmak için çok önemli bir kaynak.