Kitabın bu cildi Bedîüzzaman'ın 1918-1934 tarihleri arasındaki hayatını ve daha önemlisi de bu dönem Osmanlı ve Cumhuriyet tarihini doğrudan ilgilendirmektedir. Bu eser, bir manada yakın tarih kitabı haline gelmiştir. Bedîüzzaman'ın 1918?de esaretten dönerek İstanbul'a gelişinden 24 Temmuz 1934 yılında Barla?dan Isparta'ya getirilmesine kadar geçen kadar geçen hayatı ve mücadelesi hakkında, sağlam kaynaklara ve en önemlisi de doğrudan devletin arşiv belgelerine dayalı bir çalışma olmuştur. Risâle-i Nur Külliyâtından yaptığımız iktibaslar ise, Envar Neşriyâtın yayınları esas alınarak yapılmaya çalışılmıştır.
Değerli araştırmacılar ve okuyucularla paylaşmak istediğim bir konu bulunmaktadır: Bu ciltte Mustafa Kemal?in gizli ve tehlikeli şahsiyeti ile alakalı Bedîüzzaman?ın bu zamana kadar yayınlanan ve yayınlanmayan eserlerinden iktibaslar yapacağız. Bu iktibaslardaki tesbitler, Bedîüzzaman?ın mahrem tutmasına rağmen hem Mustafa Kemal hayatta iken (1935 Eskişehir Mahkemesinde) ve hem de daha sonraki yargılamalarda gündeme gelmiştir; ancak hepsinden de müellif beraat eylemiştir. Dolayısıyla tarihte hiçbir şey gizli kalmasın parolasıyla, biz mevcut belge ve kaynakların tamamını konuşturduk ve kararı okuyuclara, araştırmacılara ve tarihe bıraktık. Bunları yazarken 5816 sayılı kanun hükümlerini bilerek kalem oynatıyoruz. Zira biz de hukukçuyuz. Gaye, kimseye hakaret etmek değil, belgeleri konuşturarak gerçekleri ortaya çıkarmak ve tabuları yıkmaktır.
Kitabın bu cildi Bedîüzzaman'ın 1918-1934 tarihleri arasındaki hayatını ve daha önemlisi de bu dönem Osmanlı ve Cumhuriyet tarihini doğrudan ilgilendirmektedir. Bu eser, bir manada yakın tarih kitabı haline gelmiştir. Bedîüzzaman'ın 1918?de esaretten dönerek İstanbul'a gelişinden 24 Temmuz 1934 yılında Barla?dan Isparta'ya getirilmesine kadar geçen kadar geçen hayatı ve mücadelesi hakkında, sağlam kaynaklara ve en önemlisi de doğrudan devletin arşiv belgelerine dayalı bir çalışma olmuştur. Risâle-i Nur Külliyâtından yaptığımız iktibaslar ise, Envar Neşriyâtın yayınları esas alınarak yapılmaya çalışılmıştır.
Değerli araştırmacılar ve okuyucularla paylaşmak istediğim bir konu bulunmaktadır: Bu ciltte Mustafa Kemal?in gizli ve tehlikeli şahsiyeti ile alakalı Bedîüzzaman?ın bu zamana kadar yayınlanan ve yayınlanmayan eserlerinden iktibaslar yapacağız. Bu iktibaslardaki tesbitler, Bedîüzzaman?ın mahrem tutmasına rağmen hem Mustafa Kemal hayatta iken (1935 Eskişehir Mahkemesinde) ve hem de daha sonraki yargılamalarda gündeme gelmiştir; ancak hepsinden de müellif beraat eylemiştir. Dolayısıyla tarihte hiçbir şey gizli kalmasın parolasıyla, biz mevcut belge ve kaynakların tamamını konuşturduk ve kararı okuyuclara, araştırmacılara ve tarihe bıraktık. Bunları yazarken 5816 sayılı kanun hükümlerini bilerek kalem oynatıyoruz. Zira biz de hukukçuyuz. Gaye, kimseye hakaret etmek değil, belgeleri konuşturarak gerçekleri ortaya çıkarmak ve tabuları yıkmaktır.