9789754706918
18050
https://www.sahafium.com/kitap/edebiyat-ustune-yazilar-p18050.html
Edebiyat Üstüne Yazılar
0.00
Edebiyat Üstüne Yazılar, "hayata bir edebiyatçı olarak başlayan" Murat Belge'nin 1960'lardan günümüze dek yazdığı edebiyat yazılarından oluşuyor. Dönemin egemen sosyalit gerçekçi akımına karşı, "dogmatik olmama" çabası ile tanımlanabilir Belge'nin eleştirmenliği. Değişik eleştirel disiplin ve okulların yöntemlerinden yararlanarak oluşturduğu yaklaşımıyla metin incelemelerine girişiyor. Edebiyatın teorik meseleleri de Belge'nin uzak kalmadığı bir alan. Kitap, Roman Üstüne, Dünya Romanında Son Durum, Sanat ve Politika, Sanatçılar ve Sorunsallar, Eski Edebiyattan, Metin İncelemeleri ve Epik üstüne bölümlerinden oluşuyor. Bölüm başlıklarından da anlaşılacağı gibi, edebiyatın neredeyse tüm lehçelerine girip çıkan yazılardır bunlar. Çoğu kez yerlerinin daraldıüğını hissedip felsefenin, siyasetin, tarihin, etikin, gündelik hayatın alanına taşınırlar. Bu çoğulluk ve dağılma gibi görünse de, Belge'nin yalın -yalın, ama kuru olmayan- üslubu, onları sahici bir edebiyat eleştirisinin elzem öğelerine dönüştürmeyi başarıyor.
Edebiyat Üstüne Yazılar, "hayata bir edebiyatçı olarak başlayan" Murat Belge'nin 1960'lardan günümüze dek yazdığı edebiyat yazılarından oluşuyor. Dönemin egemen sosyalit gerçekçi akımına karşı, "dogmatik olmama" çabası ile tanımlanabilir Belge'nin eleştirmenliği. Değişik eleştirel disiplin ve okulların yöntemlerinden yararlanarak oluşturduğu yaklaşımıyla metin incelemelerine girişiyor. Edebiyatın teorik meseleleri de Belge'nin uzak kalmadığı bir alan. Kitap, Roman Üstüne, Dünya Romanında Son Durum, Sanat ve Politika, Sanatçılar ve Sorunsallar, Eski Edebiyattan, Metin İncelemeleri ve Epik üstüne bölümlerinden oluşuyor. Bölüm başlıklarından da anlaşılacağı gibi, edebiyatın neredeyse tüm lehçelerine girip çıkan yazılardır bunlar. Çoğu kez yerlerinin daraldıüğını hissedip felsefenin, siyasetin, tarihin, etikin, gündelik hayatın alanına taşınırlar. Bu çoğulluk ve dağılma gibi görünse de, Belge'nin yalın -yalın, ama kuru olmayan- üslubu, onları sahici bir edebiyat eleştirisinin elzem öğelerine dönüştürmeyi başarıyor.