Evliya Çelebi, Seyahatname'sinin üçüncü cildinde Anadolu, Arabistan ve Rumeli üçgeninde yaptığı geziler, yaşadığı ilginç olaylar, anlatılmaya değer yerler, şaşılası ve tadına doyulmaz güzelliklerle örüyor kozasını. İki eski Türk payitahtı Konya ve Edirne bu cildin gözdesi gibi. Bu iki şehir için kaleme alınmış küçük birer monografi bu bölümler...
İstanbul'dan Şam'a (İznik, Eskişehir, Konya, Karaman, Payas, Antakya, Hama, Humus, Şam...), Şam'dan İstanbul'a (Haleb, Urfa, Maraş, Kayseri, Aksaray, Sivas, Harput, Zile, Çankırı, Kastamonu, İstanbul) ve buradan Rumeli'ye (Silistre, Filibe, Sofya, Edirne...) gidiş gelişlerini, yer yer kişisel yönler de katarak anlatan Evliya Çelebi, aynı zamanda tarihe, tarihsel olaylara tanıklık da ediyor.
Aslında fazla uzaklaştırılmadan günümüz diliyle ve iki kitap halinde sunulan üçüncü cilt, merak edilebilecek her şeyin bulunabilmesini kolaylaştıracak ayrıntılı bir dizinle de zenginleştirilmiştir.
Evliya Çelebi, Seyahatname'sinin üçüncü cildinde Anadolu, Arabistan ve Rumeli üçgeninde yaptığı geziler, yaşadığı ilginç olaylar, anlatılmaya değer yerler, şaşılası ve tadına doyulmaz güzelliklerle örüyor kozasını. İki eski Türk payitahtı Konya ve Edirne bu cildin gözdesi gibi. Bu iki şehir için kaleme alınmış küçük birer monografi bu bölümler...
İstanbul'dan Şam'a (İznik, Eskişehir, Konya, Karaman, Payas, Antakya, Hama, Humus, Şam...), Şam'dan İstanbul'a (Haleb, Urfa, Maraş, Kayseri, Aksaray, Sivas, Harput, Zile, Çankırı, Kastamonu, İstanbul) ve buradan Rumeli'ye (Silistre, Filibe, Sofya, Edirne...) gidiş gelişlerini, yer yer kişisel yönler de katarak anlatan Evliya Çelebi, aynı zamanda tarihe, tarihsel olaylara tanıklık da ediyor.
Aslında fazla uzaklaştırılmadan günümüz diliyle ve iki kitap halinde sunulan üçüncü cilt, merak edilebilecek her şeyin bulunabilmesini kolaylaştıracak ayrıntılı bir dizinle de zenginleştirilmiştir.