Halil İnacık'ın dediği gibi, Eyüp Türk şehirciliğinin özgün ve tipik bir örneğidir. Ayrıca İstanbul'un da bazı fonksiyonlarını üzerine almış, tamamlamış ve İstanbul tarihinin çok önemli bir parçası olmuştur. Bir ziyaretgâhtır, mesire ve eğlence yeridir; Osmanlı sultanları burada kılıç kuşandıkları için siyasi fonksiyonu olmuştur, aynı zamanda da mimari, çinicilik ve yazı sanatları bakımından bir sanat müzesidir. Bu kitapta Eyüp'ün tarihini araştırmak için İstanbul Müftülüğü'nde korunan kadı mahkemeleri sicillerinden, ikisi kassam defteri olan üçü üzerinde duruldu. Halil İnalcık, Yavuz Cezar, Suraiya Faroqhi, Tülay Artan, Akif Aydın, Feridun Emecen, Stefan Yerasimos 18. yüzyılın Eyüp'ünü bu sicilleri inceleyerek çeşitli açılardan değerlendirdiler.
Halil İnacık'ın dediği gibi, Eyüp Türk şehirciliğinin özgün ve tipik bir örneğidir. Ayrıca İstanbul'un da bazı fonksiyonlarını üzerine almış, tamamlamış ve İstanbul tarihinin çok önemli bir parçası olmuştur. Bir ziyaretgâhtır, mesire ve eğlence yeridir; Osmanlı sultanları burada kılıç kuşandıkları için siyasi fonksiyonu olmuştur, aynı zamanda da mimari, çinicilik ve yazı sanatları bakımından bir sanat müzesidir. Bu kitapta Eyüp'ün tarihini araştırmak için İstanbul Müftülüğü'nde korunan kadı mahkemeleri sicillerinden, ikisi kassam defteri olan üçü üzerinde duruldu. Halil İnalcık, Yavuz Cezar, Suraiya Faroqhi, Tülay Artan, Akif Aydın, Feridun Emecen, Stefan Yerasimos 18. yüzyılın Eyüp'ünü bu sicilleri inceleyerek çeşitli açılardan değerlendirdiler.