9786051117706
128400
https://www.sahafium.com/kitap/ingiliz-arsivlerinde-12-eylul-un-ayak-sesleri-p128400.html
İngiliz Arşivlerinde 12 Eylül'ün Ayak Sesleri
0.00
12 Eylül darbesinin öncesi ve o günkü Türkiyenin panoraması İngiliz arşivlerindeki 2.000 belgeye dayanılarak İngilizlerin gözünden anlatılıyor
Kahramanmaraş olaylarından sonra Tahrandaki İngiliz Büyükelçiliğinin endişesi neydi?
Türk polisini eğitmek için Türkiyeye gelen Scotland Yard polisleri neden apar topar ülkelerine döndüler?
İngiliz diplomatların Güneydoğu izlenimleri ve Talabani-Barzani çatışmalarına yaklaşımları nasıldı?
Özdemir Sabancı neden öldürülmekten korkuyordu?
Kenan Evrenin Ecevitin adamı olarak değerlendirilmesinin sebebi neydi?
İngilizler darbeyi kimden bekliyordu?
Londra neden Demirel iktidar olursa Türkiye faşizme gider diyordu?
Türkiyenin kurtarılması için öneriler neydi?
Türkiye ikinci İran olabilir miydi?
Tüm bu soruların cevaplarını Jan Devletoğlu, Birleşik Krallık Devlet Arşivlerinde gizliliği kaldırılan belgelerden araştırdı. Türkiyeyle ilgili 1975-1980 yıllarına ait 2 000 belgeyi inceleyen Jan Devletoğlu, hem adım adım yaklaşan 12 Eylül darbesinin öncesini hem de o günkü Türkiyenin panoramasını İngilizlerin gözünden anlatıyor.
Arşivlere bakınca İngiliz diplomasisine hayran kalmamak elde değil.
Emperyal çağın kazandırdığı deneyimle olsa gerek, müthiş bir öngörü yeteneği geliştirmişler. Bunca isabetli öngörüyü okuduktan sonra Ankaradaki İngiliz diplomatlarının Londranın Türkiyede neler oluyor? sorusunu nasıl yanıtladıklarını merak etmez misiniz? Bizim gizli raporların da 30 yıl sonra açılmasını ve mesela şu İpekçi cinayetinin yazışmalarının ortaya çıkmasını istemez misiniz?
Can Dündar
Jan Devletoğlunun Vatan gazetesi için hazırladığı İngiliz Arşivlerinden 12 Eylülün Ayak Sesleri adlı yazıyı okurken, bu çalışmanın bir kitap olarak basılmayı hak ettiğini düşünmüştüm. Bana ertesi günün sabahını merak ve heyecanla bekleten bu belgeseli bir solukta okumanın ayrıcalık olduğunu şimdi sizler bu kitabın ilk sayfalarından başlayarak hemen fark edeceksiniz.
Araştırma haberciliğinde bir usta olan Jan Devletoğlunu yakın tarihimize ışık tutan değerli eserinden ötürü kutluyor, 12 Eylül darbesiyle ilgili bilgi ve belgelere farklı boyuttan zenginlik kazandıran bu çalışmayı değerlendiren Doğan Kitapa teşekkür ediyorum.
Güngör Mengi
Kahramanmaraş olaylarından sonra Tahrandaki İngiliz Büyükelçiliğinin endişesi neydi?
Türk polisini eğitmek için Türkiyeye gelen Scotland Yard polisleri neden apar topar ülkelerine döndüler?
İngiliz diplomatların Güneydoğu izlenimleri ve Talabani-Barzani çatışmalarına yaklaşımları nasıldı?
Özdemir Sabancı neden öldürülmekten korkuyordu?
Kenan Evrenin Ecevitin adamı olarak değerlendirilmesinin sebebi neydi?
İngilizler darbeyi kimden bekliyordu?
Londra neden Demirel iktidar olursa Türkiye faşizme gider diyordu?
Türkiyenin kurtarılması için öneriler neydi?
Türkiye ikinci İran olabilir miydi?
Tüm bu soruların cevaplarını Jan Devletoğlu, Birleşik Krallık Devlet Arşivlerinde gizliliği kaldırılan belgelerden araştırdı. Türkiyeyle ilgili 1975-1980 yıllarına ait 2 000 belgeyi inceleyen Jan Devletoğlu, hem adım adım yaklaşan 12 Eylül darbesinin öncesini hem de o günkü Türkiyenin panoramasını İngilizlerin gözünden anlatıyor.
Arşivlere bakınca İngiliz diplomasisine hayran kalmamak elde değil.
Emperyal çağın kazandırdığı deneyimle olsa gerek, müthiş bir öngörü yeteneği geliştirmişler. Bunca isabetli öngörüyü okuduktan sonra Ankaradaki İngiliz diplomatlarının Londranın Türkiyede neler oluyor? sorusunu nasıl yanıtladıklarını merak etmez misiniz? Bizim gizli raporların da 30 yıl sonra açılmasını ve mesela şu İpekçi cinayetinin yazışmalarının ortaya çıkmasını istemez misiniz?
Can Dündar
Jan Devletoğlunun Vatan gazetesi için hazırladığı İngiliz Arşivlerinden 12 Eylülün Ayak Sesleri adlı yazıyı okurken, bu çalışmanın bir kitap olarak basılmayı hak ettiğini düşünmüştüm. Bana ertesi günün sabahını merak ve heyecanla bekleten bu belgeseli bir solukta okumanın ayrıcalık olduğunu şimdi sizler bu kitabın ilk sayfalarından başlayarak hemen fark edeceksiniz.
Araştırma haberciliğinde bir usta olan Jan Devletoğlunu yakın tarihimize ışık tutan değerli eserinden ötürü kutluyor, 12 Eylül darbesiyle ilgili bilgi ve belgelere farklı boyuttan zenginlik kazandıran bu çalışmayı değerlendiren Doğan Kitapa teşekkür ediyorum.
Güngör Mengi
12 Eylül darbesinin öncesi ve o günkü Türkiyenin panoraması İngiliz arşivlerindeki 2.000 belgeye dayanılarak İngilizlerin gözünden anlatılıyor
Kahramanmaraş olaylarından sonra Tahrandaki İngiliz Büyükelçiliğinin endişesi neydi?
Türk polisini eğitmek için Türkiyeye gelen Scotland Yard polisleri neden apar topar ülkelerine döndüler?
İngiliz diplomatların Güneydoğu izlenimleri ve Talabani-Barzani çatışmalarına yaklaşımları nasıldı?
Özdemir Sabancı neden öldürülmekten korkuyordu?
Kenan Evrenin Ecevitin adamı olarak değerlendirilmesinin sebebi neydi?
İngilizler darbeyi kimden bekliyordu?
Londra neden Demirel iktidar olursa Türkiye faşizme gider diyordu?
Türkiyenin kurtarılması için öneriler neydi?
Türkiye ikinci İran olabilir miydi?
Tüm bu soruların cevaplarını Jan Devletoğlu, Birleşik Krallık Devlet Arşivlerinde gizliliği kaldırılan belgelerden araştırdı. Türkiyeyle ilgili 1975-1980 yıllarına ait 2 000 belgeyi inceleyen Jan Devletoğlu, hem adım adım yaklaşan 12 Eylül darbesinin öncesini hem de o günkü Türkiyenin panoramasını İngilizlerin gözünden anlatıyor.
Arşivlere bakınca İngiliz diplomasisine hayran kalmamak elde değil.
Emperyal çağın kazandırdığı deneyimle olsa gerek, müthiş bir öngörü yeteneği geliştirmişler. Bunca isabetli öngörüyü okuduktan sonra Ankaradaki İngiliz diplomatlarının Londranın Türkiyede neler oluyor? sorusunu nasıl yanıtladıklarını merak etmez misiniz? Bizim gizli raporların da 30 yıl sonra açılmasını ve mesela şu İpekçi cinayetinin yazışmalarının ortaya çıkmasını istemez misiniz?
Can Dündar
Jan Devletoğlunun Vatan gazetesi için hazırladığı İngiliz Arşivlerinden 12 Eylülün Ayak Sesleri adlı yazıyı okurken, bu çalışmanın bir kitap olarak basılmayı hak ettiğini düşünmüştüm. Bana ertesi günün sabahını merak ve heyecanla bekleten bu belgeseli bir solukta okumanın ayrıcalık olduğunu şimdi sizler bu kitabın ilk sayfalarından başlayarak hemen fark edeceksiniz.
Araştırma haberciliğinde bir usta olan Jan Devletoğlunu yakın tarihimize ışık tutan değerli eserinden ötürü kutluyor, 12 Eylül darbesiyle ilgili bilgi ve belgelere farklı boyuttan zenginlik kazandıran bu çalışmayı değerlendiren Doğan Kitapa teşekkür ediyorum.
Güngör Mengi
Kahramanmaraş olaylarından sonra Tahrandaki İngiliz Büyükelçiliğinin endişesi neydi?
Türk polisini eğitmek için Türkiyeye gelen Scotland Yard polisleri neden apar topar ülkelerine döndüler?
İngiliz diplomatların Güneydoğu izlenimleri ve Talabani-Barzani çatışmalarına yaklaşımları nasıldı?
Özdemir Sabancı neden öldürülmekten korkuyordu?
Kenan Evrenin Ecevitin adamı olarak değerlendirilmesinin sebebi neydi?
İngilizler darbeyi kimden bekliyordu?
Londra neden Demirel iktidar olursa Türkiye faşizme gider diyordu?
Türkiyenin kurtarılması için öneriler neydi?
Türkiye ikinci İran olabilir miydi?
Tüm bu soruların cevaplarını Jan Devletoğlu, Birleşik Krallık Devlet Arşivlerinde gizliliği kaldırılan belgelerden araştırdı. Türkiyeyle ilgili 1975-1980 yıllarına ait 2 000 belgeyi inceleyen Jan Devletoğlu, hem adım adım yaklaşan 12 Eylül darbesinin öncesini hem de o günkü Türkiyenin panoramasını İngilizlerin gözünden anlatıyor.
Arşivlere bakınca İngiliz diplomasisine hayran kalmamak elde değil.
Emperyal çağın kazandırdığı deneyimle olsa gerek, müthiş bir öngörü yeteneği geliştirmişler. Bunca isabetli öngörüyü okuduktan sonra Ankaradaki İngiliz diplomatlarının Londranın Türkiyede neler oluyor? sorusunu nasıl yanıtladıklarını merak etmez misiniz? Bizim gizli raporların da 30 yıl sonra açılmasını ve mesela şu İpekçi cinayetinin yazışmalarının ortaya çıkmasını istemez misiniz?
Can Dündar
Jan Devletoğlunun Vatan gazetesi için hazırladığı İngiliz Arşivlerinden 12 Eylülün Ayak Sesleri adlı yazıyı okurken, bu çalışmanın bir kitap olarak basılmayı hak ettiğini düşünmüştüm. Bana ertesi günün sabahını merak ve heyecanla bekleten bu belgeseli bir solukta okumanın ayrıcalık olduğunu şimdi sizler bu kitabın ilk sayfalarından başlayarak hemen fark edeceksiniz.
Araştırma haberciliğinde bir usta olan Jan Devletoğlunu yakın tarihimize ışık tutan değerli eserinden ötürü kutluyor, 12 Eylül darbesiyle ilgili bilgi ve belgelere farklı boyuttan zenginlik kazandıran bu çalışmayı değerlendiren Doğan Kitapa teşekkür ediyorum.
Güngör Mengi