Kapitülasyonlar ve Osmanlı Hukuk Sistemi 18. yüzyılda kadılar, konsoloslar ve beratlılar
Tüccar Jan Hendrik Meijer, 26 Ocak 1754 Cumartesi günü, Peradaki evinden ayrıldı ve onu Osmanlı başkentinde bir daha gören olmadı. Geride karısını ve iflas etmiş iki şirketini bırakmış, yanına önemli miktarda para ile iş ortağının babasına ait elmasları almıştı. Hollanda büyükelçisi Elbert de Hochepied endişeliydi; davanın çözüm mercii kapitülasyonlar gereğince şimdilik büyükelçilikti, ama alacaklılar arasında bulunan bazı Osmanlı uyruklarıyla bir ihtilaf çıkarsa ne yapacaktı? Yargılama yetkisi kimde kalacaktı?
Kapitülasyonlar ve Osmanlı Hukuk Sistemi, kançılarya kayıtları, şeriyye sicilleri ve Düvel-i Ecnebiyye Defterleri gibi geniş bir arşiv taramasının yanı sıra, orijinal ahidnamelerin çeşitli dillerdeki çevirileriyle de karşılaştırıldığı titiz bir çalışma. Martin van den Boogert bu çalışmada, Jan Hendrik Meijer veya Elbert de Hochepied gibi 18. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğunda yaşamış, ticaret veya diplomasiyle uğraşmış yabancıların ve onların himayesindekilerin nasıl bir hukuk sistemine tabi olduklarını, kapitülasyonlar ile Osmanlı kanunlarının ve adli mercilerinin bu sistemin şekillenmesinde ne ölçüde belirleyici olduklarını araştırıyor.
Yazar, o dönemin Avrupasında yaygın olan ve pek sorgulanmadan modern tarihyazımına da aktarılmış, Osmanlı İmparatorluğundaki yabancıların kapitülasyonlar sayesinde tam bir adli özerkliğe, dolayısıyla fiili dokunulmazlığa sahip oldukları, bu nedenle de Devlet-i Aliyyenin yaptırımlarının keyfi ve hukuksuz olduğu inancının temelsizliğini örneklerle gözler önüne seriyor. Bunun yanı sıra, Türk tarihyazımında zaman zaman görülen, her kötülüğü kapitülasyonlarla izah etme kolaycılığına karşı, beratlı sayımları, beratları bir ek gelir kapısı olarak gören büyükelçilerin yazışmaları, Levant Şirketinin pozisyonunu belli eden elçilik defterleri ve çeşitli divan-ı hümayun kararları gibi somut belgelerden hareketle çok daha ilginç ve düşündürücü sonuçlara varıyor.
Kapitülasyonlar ve Osmanlı Hukuk Sistemi, yazılı metinlerden günlük hayatın içindeki uygulamalara inebilmek, kapitülasyonlara böyle bir perspektiften bakabilmek açısından vazgeçilmez bir başvuru kaynağı.
Dr. Maurits H. van den Boogert Leiden Üniversitesinde doktora
sonrası araştırmacı olarak çalışmaktadır. Yayımlanmış eserleri:
(Kate Fleet ile birlikte) The Ottoman Capitulations: Text and Context (2003); (Alastair Hamilton ve Alexander de Groot ile birlikte) Friends and Rivals in the East (2000).
Tüccar Jan Hendrik Meijer, 26 Ocak 1754 Cumartesi günü, Peradaki evinden ayrıldı ve onu Osmanlı başkentinde bir daha gören olmadı. Geride karısını ve iflas etmiş iki şirketini bırakmış, yanına önemli miktarda para ile iş ortağının babasına ait elmasları almıştı. Hollanda büyükelçisi Elbert de Hochepied endişeliydi; davanın çözüm mercii kapitülasyonlar gereğince şimdilik büyükelçilikti, ama alacaklılar arasında bulunan bazı Osmanlı uyruklarıyla bir ihtilaf çıkarsa ne yapacaktı? Yargılama yetkisi kimde kalacaktı?
Kapitülasyonlar ve Osmanlı Hukuk Sistemi, kançılarya kayıtları, şeriyye sicilleri ve Düvel-i Ecnebiyye Defterleri gibi geniş bir arşiv taramasının yanı sıra, orijinal ahidnamelerin çeşitli dillerdeki çevirileriyle de karşılaştırıldığı titiz bir çalışma. Martin van den Boogert bu çalışmada, Jan Hendrik Meijer veya Elbert de Hochepied gibi 18. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğunda yaşamış, ticaret veya diplomasiyle uğraşmış yabancıların ve onların himayesindekilerin nasıl bir hukuk sistemine tabi olduklarını, kapitülasyonlar ile Osmanlı kanunlarının ve adli mercilerinin bu sistemin şekillenmesinde ne ölçüde belirleyici olduklarını araştırıyor.
Yazar, o dönemin Avrupasında yaygın olan ve pek sorgulanmadan modern tarihyazımına da aktarılmış, Osmanlı İmparatorluğundaki yabancıların kapitülasyonlar sayesinde tam bir adli özerkliğe, dolayısıyla fiili dokunulmazlığa sahip oldukları, bu nedenle de Devlet-i Aliyyenin yaptırımlarının keyfi ve hukuksuz olduğu inancının temelsizliğini örneklerle gözler önüne seriyor. Bunun yanı sıra, Türk tarihyazımında zaman zaman görülen, her kötülüğü kapitülasyonlarla izah etme kolaycılığına karşı, beratlı sayımları, beratları bir ek gelir kapısı olarak gören büyükelçilerin yazışmaları, Levant Şirketinin pozisyonunu belli eden elçilik defterleri ve çeşitli divan-ı hümayun kararları gibi somut belgelerden hareketle çok daha ilginç ve düşündürücü sonuçlara varıyor.
Kapitülasyonlar ve Osmanlı Hukuk Sistemi, yazılı metinlerden günlük hayatın içindeki uygulamalara inebilmek, kapitülasyonlara böyle bir perspektiften bakabilmek açısından vazgeçilmez bir başvuru kaynağı.
Dr. Maurits H. van den Boogert Leiden Üniversitesinde doktora
sonrası araştırmacı olarak çalışmaktadır. Yayımlanmış eserleri:
(Kate Fleet ile birlikte) The Ottoman Capitulations: Text and Context (2003); (Alastair Hamilton ve Alexander de Groot ile birlikte) Friends and Rivals in the East (2000).