Michel Balivetnin büyük bir emek ve dikkatle hazırladığı Konya Dönen Dervişler Şehri isimli kitabının Fransızcadan Türkçeye çevirilerek, Konya ve Mevlana aşıklarının hizmetine sunma, bu eserin çevrilmesinin temel merkezini teşkil etmektedir.
Dokuz bölümden oluşan bu kitapta, Konyanın Antik Tarihi ilk yerleşim birimi oluşu, Lycaonienin Metropolü olması, Anadolu Türklerinin Başkenti oluşu, Tarsuslu Paulun ve İbni Arabinin ilham aldığı bir şehir olması, Mevlânanın şehri oluşu, Dönen Dervişler tarikatının merkezi oluşu, Selçuklu ve Osmanlı Sanatlarının bir müzesi olması, seyyahların ve Hacıların hatıralarındaki şehir olması gibi başlıkların altında çok değerli tarihi bilgiler verilmiştir.
Çok önemli bir Selçuklu-Bizans tarihçisi olan M. Balivet, bu kitabında, Mevlana ile ilgili Menakibul-Arifinden çok abartılı anekdotlar nakletmesine rağmen, genel anlamda kitap bilimsel sınırlar içinde yerini almaktadır. Yine de bazı nakledilen anekdotların ve senkretizmle ilgili değerlendirmelerin altına dipnotlarla açıklamalar yapma ihtiyacı duyulmuştur. Okuyucuların özellikle bu yerlere dikkat etmeleri gerekmektedir.
Batı dünyasında Konya ve Mevlâna üzerine yazılan kitaplar arasında en bilimseli olan Prof.Dr. M. Balivetnin bu kitabını Türkçeye kazandırmakla önemli bir kültürel hizmet sunulduğunun inancındayız.
Michel Balivetnin büyük bir emek ve dikkatle hazırladığı Konya Dönen Dervişler Şehri isimli kitabının Fransızcadan Türkçeye çevirilerek, Konya ve Mevlana aşıklarının hizmetine sunma, bu eserin çevrilmesinin temel merkezini teşkil etmektedir.
Dokuz bölümden oluşan bu kitapta, Konyanın Antik Tarihi ilk yerleşim birimi oluşu, Lycaonienin Metropolü olması, Anadolu Türklerinin Başkenti oluşu, Tarsuslu Paulun ve İbni Arabinin ilham aldığı bir şehir olması, Mevlânanın şehri oluşu, Dönen Dervişler tarikatının merkezi oluşu, Selçuklu ve Osmanlı Sanatlarının bir müzesi olması, seyyahların ve Hacıların hatıralarındaki şehir olması gibi başlıkların altında çok değerli tarihi bilgiler verilmiştir.
Çok önemli bir Selçuklu-Bizans tarihçisi olan M. Balivet, bu kitabında, Mevlana ile ilgili Menakibul-Arifinden çok abartılı anekdotlar nakletmesine rağmen, genel anlamda kitap bilimsel sınırlar içinde yerini almaktadır. Yine de bazı nakledilen anekdotların ve senkretizmle ilgili değerlendirmelerin altına dipnotlarla açıklamalar yapma ihtiyacı duyulmuştur. Okuyucuların özellikle bu yerlere dikkat etmeleri gerekmektedir.
Batı dünyasında Konya ve Mevlâna üzerine yazılan kitaplar arasında en bilimseli olan Prof.Dr. M. Balivetnin bu kitabını Türkçeye kazandırmakla önemli bir kültürel hizmet sunulduğunun inancındayız.