9786055296001
156348
https://www.sahafium.com/kitap/macar-kardesler-p156348.html
Macar Kardeşler Macar - Türk İlişkileri Üzerine Makaleler
0.00
Türk Macar ilişkilerini ve Macaristanı tarih, edebiyat, kültür, uluslararası ilişkiler bağlamında ele alan bu kitap neredeyse Tunanın geçtiği yollar kadar uzun zamanı ve derinliği olan karşılıklı münasebetlerin ve gönül bağının sonucunda ortaya çıkmıştır.
Halkların zihinlerinde diğer halklar ve ülkelere dair tıpkı kişisel ilişkilerde olduğu gibi bir imajın, algının varlığı söz konusudur. Türklere göre Macar imajı ve Macaristan algısı şüphesiz tarihsel geçmişin kesişimi ve bıraktığı izlerin tesirinde oluşmuştur. Orta Avrupada varlıklarını sürdüren Macar kardeşlerimizin dışlanmışlıklarını, yalnızlık-larını hissedercesine empatik ve dostça sürdürdüğümüz ilişkilerimiz tarihin çok erken döneminde başlamış ve her dönem varlığını sürdürmüştür. Uzlar, Peçenekler ve Kumanlar gibi Türk kavimleri XI ve XIII. yüzyılda Macar topraklarına yerleştiğinden, bu durum Arapların ve Bizanslıların zihninde Macarları Türk olarak anmalarına yol açacak bir algının oluşmasına da neden olmuştur. Mohaç Meydan Savaşı ise Türk Macar ilişkilerinin tarihinde bir dönüm noktası teşkil etmiş ve Macarlar 150 yıl sürecek ve günümüz Macar kimliğinin bilinçaltını teşkil edecek bir sürece girmişlerdir.
Bu süreç hâlâ üzerine çalışılmakta olan kültürel, tarihsel sosyolojik ve edebi bir birikimi her iki millete adeta hediye etmiştir. XVII ve XIX yüzyıllar arasında Osmanlı İmparatorluğu Macarlara birçok kez sığınma hakkı vererek bu dostluğu pekiştirmiştir.
Halkların zihinlerinde diğer halklar ve ülkelere dair tıpkı kişisel ilişkilerde olduğu gibi bir imajın, algının varlığı söz konusudur. Türklere göre Macar imajı ve Macaristan algısı şüphesiz tarihsel geçmişin kesişimi ve bıraktığı izlerin tesirinde oluşmuştur. Orta Avrupada varlıklarını sürdüren Macar kardeşlerimizin dışlanmışlıklarını, yalnızlık-larını hissedercesine empatik ve dostça sürdürdüğümüz ilişkilerimiz tarihin çok erken döneminde başlamış ve her dönem varlığını sürdürmüştür. Uzlar, Peçenekler ve Kumanlar gibi Türk kavimleri XI ve XIII. yüzyılda Macar topraklarına yerleştiğinden, bu durum Arapların ve Bizanslıların zihninde Macarları Türk olarak anmalarına yol açacak bir algının oluşmasına da neden olmuştur. Mohaç Meydan Savaşı ise Türk Macar ilişkilerinin tarihinde bir dönüm noktası teşkil etmiş ve Macarlar 150 yıl sürecek ve günümüz Macar kimliğinin bilinçaltını teşkil edecek bir sürece girmişlerdir.
Bu süreç hâlâ üzerine çalışılmakta olan kültürel, tarihsel sosyolojik ve edebi bir birikimi her iki millete adeta hediye etmiştir. XVII ve XIX yüzyıllar arasında Osmanlı İmparatorluğu Macarlara birçok kez sığınma hakkı vererek bu dostluğu pekiştirmiştir.
Türk Macar ilişkilerini ve Macaristanı tarih, edebiyat, kültür, uluslararası ilişkiler bağlamında ele alan bu kitap neredeyse Tunanın geçtiği yollar kadar uzun zamanı ve derinliği olan karşılıklı münasebetlerin ve gönül bağının sonucunda ortaya çıkmıştır.
Halkların zihinlerinde diğer halklar ve ülkelere dair tıpkı kişisel ilişkilerde olduğu gibi bir imajın, algının varlığı söz konusudur. Türklere göre Macar imajı ve Macaristan algısı şüphesiz tarihsel geçmişin kesişimi ve bıraktığı izlerin tesirinde oluşmuştur. Orta Avrupada varlıklarını sürdüren Macar kardeşlerimizin dışlanmışlıklarını, yalnızlık-larını hissedercesine empatik ve dostça sürdürdüğümüz ilişkilerimiz tarihin çok erken döneminde başlamış ve her dönem varlığını sürdürmüştür. Uzlar, Peçenekler ve Kumanlar gibi Türk kavimleri XI ve XIII. yüzyılda Macar topraklarına yerleştiğinden, bu durum Arapların ve Bizanslıların zihninde Macarları Türk olarak anmalarına yol açacak bir algının oluşmasına da neden olmuştur. Mohaç Meydan Savaşı ise Türk Macar ilişkilerinin tarihinde bir dönüm noktası teşkil etmiş ve Macarlar 150 yıl sürecek ve günümüz Macar kimliğinin bilinçaltını teşkil edecek bir sürece girmişlerdir.
Bu süreç hâlâ üzerine çalışılmakta olan kültürel, tarihsel sosyolojik ve edebi bir birikimi her iki millete adeta hediye etmiştir. XVII ve XIX yüzyıllar arasında Osmanlı İmparatorluğu Macarlara birçok kez sığınma hakkı vererek bu dostluğu pekiştirmiştir.
Halkların zihinlerinde diğer halklar ve ülkelere dair tıpkı kişisel ilişkilerde olduğu gibi bir imajın, algının varlığı söz konusudur. Türklere göre Macar imajı ve Macaristan algısı şüphesiz tarihsel geçmişin kesişimi ve bıraktığı izlerin tesirinde oluşmuştur. Orta Avrupada varlıklarını sürdüren Macar kardeşlerimizin dışlanmışlıklarını, yalnızlık-larını hissedercesine empatik ve dostça sürdürdüğümüz ilişkilerimiz tarihin çok erken döneminde başlamış ve her dönem varlığını sürdürmüştür. Uzlar, Peçenekler ve Kumanlar gibi Türk kavimleri XI ve XIII. yüzyılda Macar topraklarına yerleştiğinden, bu durum Arapların ve Bizanslıların zihninde Macarları Türk olarak anmalarına yol açacak bir algının oluşmasına da neden olmuştur. Mohaç Meydan Savaşı ise Türk Macar ilişkilerinin tarihinde bir dönüm noktası teşkil etmiş ve Macarlar 150 yıl sürecek ve günümüz Macar kimliğinin bilinçaltını teşkil edecek bir sürece girmişlerdir.
Bu süreç hâlâ üzerine çalışılmakta olan kültürel, tarihsel sosyolojik ve edebi bir birikimi her iki millete adeta hediye etmiştir. XVII ve XIX yüzyıllar arasında Osmanlı İmparatorluğu Macarlara birçok kez sığınma hakkı vererek bu dostluğu pekiştirmiştir.