Meninski’nin Thesaurus Linguarum Orientalıum Turcıcæ, Arabıcæ, Persıcæ (Doğu Dilleri Türkçe-Arapça-Farsçanın Hazinesi) Adlı Eserindeki Vulgarize (Halklılaşmış) Kelimelerin Fonetik Açıdan İncelenmesi
Osmanlı Türkçesi döneminde, yabancılara Türkçe öğretmek maksadıyla Latin harfleriyle Türkçe üzerine yazılmış sözlük, gramer ve konuşma kitaplarındaki (transkripsiyon metinleri ya da çeviri yazılı metinler) söz varlığı üzerinden Türkçenin tarihî bir döneminin ses özelliklerini incelemek mümkündür. Nitekim Arap harfli yazının aslî biçimleri olduğu gibi aktaran tutucu tavrı sebebi ile yazıdan takip edilemeyen ses değişmeleri bu metin malzemelerinin incelendiği monografik çalışmalarda daha önce de değerlendirilmiştir. Çeviri yazılı malzemeler üzerindeki inceleme ve değerlendirmeler söz konusu dönemin eski harfli Türkçe metinlerini Latin harflerine çevirecek araştırmacılar için de değerlidir. Çünkü bu incelemelerle Türkçenin tarihî bir dönemindeki söz varlığı, seslendirme özellikleri ile ortaya konulmaya çalışılır. Böylece, Türkçenin kendi kelimeleriyle birlikte dile alıntılama yoluyla girmiş yabancı kelimeler de eski harfli yazının kalıplaşmış biçimlerinden sıyrılarak dildeki kullanım alanına göre incelenme imkânına kavuşur.
Osmanlı Türkçesi döneminde, yabancılara Türkçe öğretmek maksadıyla Latin harfleriyle Türkçe üzerine yazılmış sözlük, gramer ve konuşma kitaplarındaki (transkripsiyon metinleri ya da çeviri yazılı metinler) söz varlığı üzerinden Türkçenin tarihî bir döneminin ses özelliklerini incelemek mümkündür. Nitekim Arap harfli yazının aslî biçimleri olduğu gibi aktaran tutucu tavrı sebebi ile yazıdan takip edilemeyen ses değişmeleri bu metin malzemelerinin incelendiği monografik çalışmalarda daha önce de değerlendirilmiştir. Çeviri yazılı malzemeler üzerindeki inceleme ve değerlendirmeler söz konusu dönemin eski harfli Türkçe metinlerini Latin harflerine çevirecek araştırmacılar için de değerlidir. Çünkü bu incelemelerle Türkçenin tarihî bir dönemindeki söz varlığı, seslendirme özellikleri ile ortaya konulmaya çalışılır. Böylece, Türkçenin kendi kelimeleriyle birlikte dile alıntılama yoluyla girmiş yabancı kelimeler de eski harfli yazının kalıplaşmış biçimlerinden sıyrılarak dildeki kullanım alanına göre incelenme imkânına kavuşur.