Millete Deva Olmak Osmanlı Savaş Esirleri, Tıp ve Milliyetçilik, 1914-1939

Stok Kodu:
9789753333146
Boyut:
150-210
Sayfa Sayısı:
384
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2014-10
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
65,00
9789753333146
216406
Millete Deva Olmak Osmanlı Savaş Esirleri, Tıp ve Milliyetçilik, 1914-1939
Millete Deva Olmak Osmanlı Savaş Esirleri, Tıp ve Milliyetçilik, 1914-1939
65.00

Millete Deva Olmak, savaş, tıp ve milliyetçilik ilişkisine odaklanarak, birbirleriyle yakından bağlantılı iki ayrı grubu konu edinmektedir. İlk grup, aralarında eski cumhurbaşkanları Cemal Gürsel'in ve Cevdet Sunay'ın da bulunduğu, Rusya'da ve Mısır'da İngiliz esir kamplarında tutulan Osmanlı savaş esirleridir.
Diğer grup ise, esaret sonrası yurda dönüşlerinde esirleri muayene ederek onlara teşhis koyan Osmanlı-Türk psikiyatrlarıdır. Rusların ve İngilizlerin Osmanlı esirlere davranış tarzlarını da detaylı bir şekilde ele alan kitap, aynı zamanda esirlerin millet, kültür, gelenek, ve din gibi kavramları nasıl algıladıklarını, onlarla nasıl özdeşleştiklerini inceliyor. Psikiyatrların esirler arasında görülen ruhsal sorunlara koydukları teşhisler geniş bir bağlamda tıbbi ve sosyal açıdan ele alınırken, karşılaşılan bedensel ve
ruhsal durumlar ile 1920'ler ve 30'lar Türkiye'sinin milliyetçiliği ve kolektif zihniyeti arasında bir ilişki olduğunun altı çiziliyor.

Millete Deva Olmak, milleti tanımlayan kıstasların yavaş yavaş esirlerin vurguladığı "ortak hissiyat" tan, doktorların daha fazla önem verdiği "biyolojikleştirilmiş" özelliklere kaydığını ileri sürerken, Cihan Harbi'ni bu anlayışın bir dönüm noktası olarak ele almaktadır.

Millete Deva Olmak, savaş, tıp ve milliyetçilik ilişkisine odaklanarak, birbirleriyle yakından bağlantılı iki ayrı grubu konu edinmektedir. İlk grup, aralarında eski cumhurbaşkanları Cemal Gürsel'in ve Cevdet Sunay'ın da bulunduğu, Rusya'da ve Mısır'da İngiliz esir kamplarında tutulan Osmanlı savaş esirleridir.
Diğer grup ise, esaret sonrası yurda dönüşlerinde esirleri muayene ederek onlara teşhis koyan Osmanlı-Türk psikiyatrlarıdır. Rusların ve İngilizlerin Osmanlı esirlere davranış tarzlarını da detaylı bir şekilde ele alan kitap, aynı zamanda esirlerin millet, kültür, gelenek, ve din gibi kavramları nasıl algıladıklarını, onlarla nasıl özdeşleştiklerini inceliyor. Psikiyatrların esirler arasında görülen ruhsal sorunlara koydukları teşhisler geniş bir bağlamda tıbbi ve sosyal açıdan ele alınırken, karşılaşılan bedensel ve
ruhsal durumlar ile 1920'ler ve 30'lar Türkiye'sinin milliyetçiliği ve kolektif zihniyeti arasında bir ilişki olduğunun altı çiziliyor.

Millete Deva Olmak, milleti tanımlayan kıstasların yavaş yavaş esirlerin vurguladığı "ortak hissiyat" tan, doktorların daha fazla önem verdiği "biyolojikleştirilmiş" özelliklere kaydığını ileri sürerken, Cihan Harbi'ni bu anlayışın bir dönüm noktası olarak ele almaktadır.

Kapat