9789750816772
113934
https://www.sahafium.com/kitap/orpheusa-soneler-p113934.html
Orpheusa Soneler
0.00
Rilke 1923 yılında sadece modern Alman şiirinin değil, bütün modernist hareketin iki başyapıtını birden vermişti: Duino Ağıtları ve Orpheusa Soneler. Duino Ağıtlarına daha önce başladığını düşünecek olursak, Orpheusa Soneler gerçek anlamda kuğunun son şarkısıdır.
Büyük bir coşkuyla ve kısa bir süre içinde yazılmış olan bu soneler, kendi içinde bir bütün oluşturur ve bütüncül bir okumaya ve çözümlemeye zorlar okurunu. Rilkenin mistik iç dünyasının bütün serüveninden damıtılmış sözleridir bunlar...
Tadımlık
I
İŞTE bir ağaç yükseliyor. Ah o dupduru yükselişin!
Ah Orpheus şarkı söylüyor! Ah o ulu ağaç kulağımdaki!
Susuyor her şey. Ama yine de suskunlukta bile
yeni bir başlangıç var, bir işaret ve değişim.
Hayvanlar bürünmüş sessizliğe, çıkıyorlar aydınlık,
çözülmüş ormanın içinden, yuvalarından, saklandıkları yerden
ve görülüyor o zaman, değil kurnazlık yüzünden
ya da korkudan, böylesine içlerindeki sessizlik,
çünkü işitiyorlar. Kükreme, bağırış ve hırlama
azalıyor yüreklerinde. Ve az önce orada
kulübe bile olmayan yerde, kucaklamaya,
en derinlerdeki arzulardan doğan bu sığınağı
öyle bir geçidi var ki, sütunları titremekte,
yarattın sen onlara duyma yetisindeki tapınağı.
Büyük bir coşkuyla ve kısa bir süre içinde yazılmış olan bu soneler, kendi içinde bir bütün oluşturur ve bütüncül bir okumaya ve çözümlemeye zorlar okurunu. Rilkenin mistik iç dünyasının bütün serüveninden damıtılmış sözleridir bunlar...
Tadımlık
I
İŞTE bir ağaç yükseliyor. Ah o dupduru yükselişin!
Ah Orpheus şarkı söylüyor! Ah o ulu ağaç kulağımdaki!
Susuyor her şey. Ama yine de suskunlukta bile
yeni bir başlangıç var, bir işaret ve değişim.
Hayvanlar bürünmüş sessizliğe, çıkıyorlar aydınlık,
çözülmüş ormanın içinden, yuvalarından, saklandıkları yerden
ve görülüyor o zaman, değil kurnazlık yüzünden
ya da korkudan, böylesine içlerindeki sessizlik,
çünkü işitiyorlar. Kükreme, bağırış ve hırlama
azalıyor yüreklerinde. Ve az önce orada
kulübe bile olmayan yerde, kucaklamaya,
en derinlerdeki arzulardan doğan bu sığınağı
öyle bir geçidi var ki, sütunları titremekte,
yarattın sen onlara duyma yetisindeki tapınağı.
Rilke 1923 yılında sadece modern Alman şiirinin değil, bütün modernist hareketin iki başyapıtını birden vermişti: Duino Ağıtları ve Orpheusa Soneler. Duino Ağıtlarına daha önce başladığını düşünecek olursak, Orpheusa Soneler gerçek anlamda kuğunun son şarkısıdır.
Büyük bir coşkuyla ve kısa bir süre içinde yazılmış olan bu soneler, kendi içinde bir bütün oluşturur ve bütüncül bir okumaya ve çözümlemeye zorlar okurunu. Rilkenin mistik iç dünyasının bütün serüveninden damıtılmış sözleridir bunlar...
Tadımlık
I
İŞTE bir ağaç yükseliyor. Ah o dupduru yükselişin!
Ah Orpheus şarkı söylüyor! Ah o ulu ağaç kulağımdaki!
Susuyor her şey. Ama yine de suskunlukta bile
yeni bir başlangıç var, bir işaret ve değişim.
Hayvanlar bürünmüş sessizliğe, çıkıyorlar aydınlık,
çözülmüş ormanın içinden, yuvalarından, saklandıkları yerden
ve görülüyor o zaman, değil kurnazlık yüzünden
ya da korkudan, böylesine içlerindeki sessizlik,
çünkü işitiyorlar. Kükreme, bağırış ve hırlama
azalıyor yüreklerinde. Ve az önce orada
kulübe bile olmayan yerde, kucaklamaya,
en derinlerdeki arzulardan doğan bu sığınağı
öyle bir geçidi var ki, sütunları titremekte,
yarattın sen onlara duyma yetisindeki tapınağı.
Büyük bir coşkuyla ve kısa bir süre içinde yazılmış olan bu soneler, kendi içinde bir bütün oluşturur ve bütüncül bir okumaya ve çözümlemeye zorlar okurunu. Rilkenin mistik iç dünyasının bütün serüveninden damıtılmış sözleridir bunlar...
Tadımlık
I
İŞTE bir ağaç yükseliyor. Ah o dupduru yükselişin!
Ah Orpheus şarkı söylüyor! Ah o ulu ağaç kulağımdaki!
Susuyor her şey. Ama yine de suskunlukta bile
yeni bir başlangıç var, bir işaret ve değişim.
Hayvanlar bürünmüş sessizliğe, çıkıyorlar aydınlık,
çözülmüş ormanın içinden, yuvalarından, saklandıkları yerden
ve görülüyor o zaman, değil kurnazlık yüzünden
ya da korkudan, böylesine içlerindeki sessizlik,
çünkü işitiyorlar. Kükreme, bağırış ve hırlama
azalıyor yüreklerinde. Ve az önce orada
kulübe bile olmayan yerde, kucaklamaya,
en derinlerdeki arzulardan doğan bu sığınağı
öyle bir geçidi var ki, sütunları titremekte,
yarattın sen onlara duyma yetisindeki tapınağı.