Eser konusunu; Kırım Harbi sırasındaki Osmanlı-İran münasebetleri, Osmanlı Devletine karşı imzalanan Rus-İran Gizli Antlaşması oluşturmaktadır.
1853-1856 Kırım Harbi ve ardından imzalanan Paris Antlaşması, 1815 Viyana Kongresinden sonra dünya devletler dengesinin yeniden şekillendiği bir dönüm noktasıdır. Rusya tarafından bozulan devletler arası denge yeniden kurulmuştur. Bu sürecin Avrupa cephesi üzerine yapılmış birçok çalışma bulunmasına rağmen doğu ve Ortadoğu tarafı ihmal edilmiştir. Bu çalışmada Kırım Harbinden Paris Antlaşmasına kadar geçen süreçteki Osmanlı-İran ilişkileri doğrultusunda bölge dengelerindeki değişmeler aktarılmaktadır.
XV. yüzyılda başlayan Osmanlı-İran mücadelesi çeşitli safhalarda mezhep ayrılığı, Osmanlı ilerleyişini durdurmak isteyen Avrupalıların İranı kışkırtması, sınırdaki aşiretlerin anlaşmazlığa neden olması gibi sebeplerin yanında XIX. yüzyılın başlarında Rusya ve İngiltere gibi devletlerin bölgeye müdahaleleriyle hariçte meydana gelen siyasi mücadeleler de bu iki devleti içine almıştır.
Kırım Harbi ve ardından da İngiltere harbi sonunda İran XIX. yüzyıl başlarında kaybetmeye başladığı büyük devlet olma özelliğini iyice yitirerek tamamen Rusyanın himayesine girmiştir.
Eser konusunu; Kırım Harbi sırasındaki Osmanlı-İran münasebetleri, Osmanlı Devletine karşı imzalanan Rus-İran Gizli Antlaşması oluşturmaktadır.
1853-1856 Kırım Harbi ve ardından imzalanan Paris Antlaşması, 1815 Viyana Kongresinden sonra dünya devletler dengesinin yeniden şekillendiği bir dönüm noktasıdır. Rusya tarafından bozulan devletler arası denge yeniden kurulmuştur. Bu sürecin Avrupa cephesi üzerine yapılmış birçok çalışma bulunmasına rağmen doğu ve Ortadoğu tarafı ihmal edilmiştir. Bu çalışmada Kırım Harbinden Paris Antlaşmasına kadar geçen süreçteki Osmanlı-İran ilişkileri doğrultusunda bölge dengelerindeki değişmeler aktarılmaktadır.
XV. yüzyılda başlayan Osmanlı-İran mücadelesi çeşitli safhalarda mezhep ayrılığı, Osmanlı ilerleyişini durdurmak isteyen Avrupalıların İranı kışkırtması, sınırdaki aşiretlerin anlaşmazlığa neden olması gibi sebeplerin yanında XIX. yüzyılın başlarında Rusya ve İngiltere gibi devletlerin bölgeye müdahaleleriyle hariçte meydana gelen siyasi mücadeleler de bu iki devleti içine almıştır.
Kırım Harbi ve ardından da İngiltere harbi sonunda İran XIX. yüzyıl başlarında kaybetmeye başladığı büyük devlet olma özelliğini iyice yitirerek tamamen Rusyanın himayesine girmiştir.