9786056263521
156497
https://www.sahafium.com/kitap/sah-i-velayet-sirr-i-hidayet-hazret-i-imam-ali-p156497.html
Şâh-ı Velâyet Sırr-ı Hidâyet Hazret-i İmâm Ali Aleyhis-salâtu ves-selâm
0.00
Hazret-i Ali hakkında Türkçe kaleme alınmış nâdir eserlerden biri daha
günümüz okuyucusuyla buluşuyor.
Titiz bir çalışmayla yayına hazırlanan eser, hem orijinal metni hem de
metnin günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hâlini içermektedir.
Sadece akademi çevresine değil, Hazret-i Ali hakkında genel bir bilgi edinmek isteyen
herkese hitap edecek ve akıcı üslûbuyla başucu kitabı olabilecek bir eser.
ÖNSÖZ
Hazret-i Şâh-ı Velâyet İmâm Ali aleyhis-salâtu ves-selâm
efendimiz hakkında Türkçe yazılmış nadir eserlerden birisi
olan Hânedân-ı Seyyidül-Beşer Eimme-i İsnâ-aşer, ilk kez 1909
(1327) yılında Arap harfleriyle İstanbulda yayınlanmıştır.
Seyyid Ahmed Muhtâr Belhî Efendi (1873-1933), Hazret-i Ali
efendimizden başlayarak On-iki İmâm efendilerimiz
hazerâtı ve ardından, Hazret-i Selmân-ı Fârisi, Hazret-i Ebû
Zer Gıffârî, Hazret-i Ammar bin Yâsir, Hazret-i Bilâl Habeşî
gibi seçkin sahâbelerin hayatlarını da içeren bir külliyât
oluşturmak niyetiyle başladığı çalışmasının ne yazık ki
yalnızca ilk cildini tamamlayabilmiştir. Elinizdeki eser söz
konusu cilt olup, Latinize edildikten sonra sadeleştirilerek
Şâh-ı Velâyet Sırr-ı Hidâyet Hazret-i Ali Aleyhis-salâtu vesselâm ismiyle okuyucuların istifadesine sunulmuştur.
Hamzavî ve Nakşîbendî şeyhi olan Ahmed Muhtâr
Efendinin babası Seyyid Abdülkâdir Belhî hazretleri, annesi
Seyyide Fâtıma Hanımdır. Tahsilini babasından alan
Ahmed Muhtâr Efendi, orta boylu, buğday renkli, seyrek
sakallı, nur yüzlü, edîb, kâmil, tatlı dilli ve fakirleri gözeten
muhterem bir zât olup, babasından sonra Eyüp Sultandaki
Şeyh Murâd Buhârî Degâhının postnişinliğini deruhte
etmiştir. Elinizdeki kitabın yayınlanmasından iki sene sonra,
1911 (1329) yılında, polis tarafından gözaltına alınmış ve üç
yıl Sinopta mahpus kaldıktan sonra 1914 (1332) senesinde
İstanbula dönmüştür. Bu hapis cezasının nedeni
bilinmemekle birlikte, dönemin siyasî şartlarıyla alâkalı
olduğu zannedilmektedir.
Son derece iyi Arapça ve Farsça bilen Ahmed Muhtâr
Efendinin, şiirlerinin yanısıra İlhâmât-ı Kâdiriyye isimli el
yazması bir eseri daha vardır. Bu eser, Cenâb-ı Abdulkâdir Geylânî hazretlerinin Risâle-i Gavsiyye ve Kasîde-i Hamriyye
adlı eserlerinin tercümesi ve şerhidir. 1933de Hakka
yürüyen Ahmed Muhtâr Efendinin kabri Edirnekapı
mezarlığındadır.
İçindekiler
Önsöz............................................................................................. i
Transkripsiyon........................................................................... iii
I. BİRİNCİ BÖLÜM: Sadeleştirilmiş Metin
Müellifin önsözü.......................................................................... 1
Münâcat......................................................................................... 3
1. Velâdetleri...................................................................... 7
2. Lakapları......................................................................... 8
a. El-Murtezâ............................................................... 8
b. Haydar..................................................................... 8
c. Ebul-Hasen............................................................. 9
d. Ebû Turâb................................................................ 9
3. Pederleri........................................................................ 10
4. Vâlideleri...................................................................... 15
5. Nesepleri....................................................................... 16
6. Amca ve halaları.......................................................... 17
7. Evlilikleri ve çocukları................................................ 17
8. Îmân-ı ezelîsini izhâr edişleri..................................... 21
9. Rasûlullah ile geçen ilk yıllar..................................... 28
10. Yiğitlikleri..................................................................... 31
11. İlim şehrinin kapısı..................................................... 35
12. Adaletle hüküm verişleri........................................... 40
13. Arapçayı kullanmadaki üstünlükleri...................... 43
14. Zâhitlikleri.................................................................... 49
15. Şiirlerinden alıntılar.................................................... 58
16. Matematik ilimlerine vukûfiyetleri.......................... 61
a. Rikâbiyye meselesi............................................... 61
b. Minberiyye meselesi............................................ 62
c. Cemeliyye meselesi.............................................. 6317. İdarecilikleri................................................................. 64
a. Ahid-nâme............................................................ 66
18. Mütevâzılıkları........................................................... 100
19. Allahtan sakınmaları............................................... 101
20. Cömertlikleri.............................................................. 104
II. BÖLÜM: Orijinal Metin.................................................... 111
günümüz okuyucusuyla buluşuyor.
Titiz bir çalışmayla yayına hazırlanan eser, hem orijinal metni hem de
metnin günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hâlini içermektedir.
Sadece akademi çevresine değil, Hazret-i Ali hakkında genel bir bilgi edinmek isteyen
herkese hitap edecek ve akıcı üslûbuyla başucu kitabı olabilecek bir eser.
ÖNSÖZ
Hazret-i Şâh-ı Velâyet İmâm Ali aleyhis-salâtu ves-selâm
efendimiz hakkında Türkçe yazılmış nadir eserlerden birisi
olan Hânedân-ı Seyyidül-Beşer Eimme-i İsnâ-aşer, ilk kez 1909
(1327) yılında Arap harfleriyle İstanbulda yayınlanmıştır.
Seyyid Ahmed Muhtâr Belhî Efendi (1873-1933), Hazret-i Ali
efendimizden başlayarak On-iki İmâm efendilerimiz
hazerâtı ve ardından, Hazret-i Selmân-ı Fârisi, Hazret-i Ebû
Zer Gıffârî, Hazret-i Ammar bin Yâsir, Hazret-i Bilâl Habeşî
gibi seçkin sahâbelerin hayatlarını da içeren bir külliyât
oluşturmak niyetiyle başladığı çalışmasının ne yazık ki
yalnızca ilk cildini tamamlayabilmiştir. Elinizdeki eser söz
konusu cilt olup, Latinize edildikten sonra sadeleştirilerek
Şâh-ı Velâyet Sırr-ı Hidâyet Hazret-i Ali Aleyhis-salâtu vesselâm ismiyle okuyucuların istifadesine sunulmuştur.
Hamzavî ve Nakşîbendî şeyhi olan Ahmed Muhtâr
Efendinin babası Seyyid Abdülkâdir Belhî hazretleri, annesi
Seyyide Fâtıma Hanımdır. Tahsilini babasından alan
Ahmed Muhtâr Efendi, orta boylu, buğday renkli, seyrek
sakallı, nur yüzlü, edîb, kâmil, tatlı dilli ve fakirleri gözeten
muhterem bir zât olup, babasından sonra Eyüp Sultandaki
Şeyh Murâd Buhârî Degâhının postnişinliğini deruhte
etmiştir. Elinizdeki kitabın yayınlanmasından iki sene sonra,
1911 (1329) yılında, polis tarafından gözaltına alınmış ve üç
yıl Sinopta mahpus kaldıktan sonra 1914 (1332) senesinde
İstanbula dönmüştür. Bu hapis cezasının nedeni
bilinmemekle birlikte, dönemin siyasî şartlarıyla alâkalı
olduğu zannedilmektedir.
Son derece iyi Arapça ve Farsça bilen Ahmed Muhtâr
Efendinin, şiirlerinin yanısıra İlhâmât-ı Kâdiriyye isimli el
yazması bir eseri daha vardır. Bu eser, Cenâb-ı Abdulkâdir Geylânî hazretlerinin Risâle-i Gavsiyye ve Kasîde-i Hamriyye
adlı eserlerinin tercümesi ve şerhidir. 1933de Hakka
yürüyen Ahmed Muhtâr Efendinin kabri Edirnekapı
mezarlığındadır.
İçindekiler
Önsöz............................................................................................. i
Transkripsiyon........................................................................... iii
I. BİRİNCİ BÖLÜM: Sadeleştirilmiş Metin
Müellifin önsözü.......................................................................... 1
Münâcat......................................................................................... 3
1. Velâdetleri...................................................................... 7
2. Lakapları......................................................................... 8
a. El-Murtezâ............................................................... 8
b. Haydar..................................................................... 8
c. Ebul-Hasen............................................................. 9
d. Ebû Turâb................................................................ 9
3. Pederleri........................................................................ 10
4. Vâlideleri...................................................................... 15
5. Nesepleri....................................................................... 16
6. Amca ve halaları.......................................................... 17
7. Evlilikleri ve çocukları................................................ 17
8. Îmân-ı ezelîsini izhâr edişleri..................................... 21
9. Rasûlullah ile geçen ilk yıllar..................................... 28
10. Yiğitlikleri..................................................................... 31
11. İlim şehrinin kapısı..................................................... 35
12. Adaletle hüküm verişleri........................................... 40
13. Arapçayı kullanmadaki üstünlükleri...................... 43
14. Zâhitlikleri.................................................................... 49
15. Şiirlerinden alıntılar.................................................... 58
16. Matematik ilimlerine vukûfiyetleri.......................... 61
a. Rikâbiyye meselesi............................................... 61
b. Minberiyye meselesi............................................ 62
c. Cemeliyye meselesi.............................................. 6317. İdarecilikleri................................................................. 64
a. Ahid-nâme............................................................ 66
18. Mütevâzılıkları........................................................... 100
19. Allahtan sakınmaları............................................... 101
20. Cömertlikleri.............................................................. 104
II. BÖLÜM: Orijinal Metin.................................................... 111
Hazret-i Ali hakkında Türkçe kaleme alınmış nâdir eserlerden biri daha
günümüz okuyucusuyla buluşuyor.
Titiz bir çalışmayla yayına hazırlanan eser, hem orijinal metni hem de
metnin günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hâlini içermektedir.
Sadece akademi çevresine değil, Hazret-i Ali hakkında genel bir bilgi edinmek isteyen
herkese hitap edecek ve akıcı üslûbuyla başucu kitabı olabilecek bir eser.
ÖNSÖZ
Hazret-i Şâh-ı Velâyet İmâm Ali aleyhis-salâtu ves-selâm
efendimiz hakkında Türkçe yazılmış nadir eserlerden birisi
olan Hânedân-ı Seyyidül-Beşer Eimme-i İsnâ-aşer, ilk kez 1909
(1327) yılında Arap harfleriyle İstanbulda yayınlanmıştır.
Seyyid Ahmed Muhtâr Belhî Efendi (1873-1933), Hazret-i Ali
efendimizden başlayarak On-iki İmâm efendilerimiz
hazerâtı ve ardından, Hazret-i Selmân-ı Fârisi, Hazret-i Ebû
Zer Gıffârî, Hazret-i Ammar bin Yâsir, Hazret-i Bilâl Habeşî
gibi seçkin sahâbelerin hayatlarını da içeren bir külliyât
oluşturmak niyetiyle başladığı çalışmasının ne yazık ki
yalnızca ilk cildini tamamlayabilmiştir. Elinizdeki eser söz
konusu cilt olup, Latinize edildikten sonra sadeleştirilerek
Şâh-ı Velâyet Sırr-ı Hidâyet Hazret-i Ali Aleyhis-salâtu vesselâm ismiyle okuyucuların istifadesine sunulmuştur.
Hamzavî ve Nakşîbendî şeyhi olan Ahmed Muhtâr
Efendinin babası Seyyid Abdülkâdir Belhî hazretleri, annesi
Seyyide Fâtıma Hanımdır. Tahsilini babasından alan
Ahmed Muhtâr Efendi, orta boylu, buğday renkli, seyrek
sakallı, nur yüzlü, edîb, kâmil, tatlı dilli ve fakirleri gözeten
muhterem bir zât olup, babasından sonra Eyüp Sultandaki
Şeyh Murâd Buhârî Degâhının postnişinliğini deruhte
etmiştir. Elinizdeki kitabın yayınlanmasından iki sene sonra,
1911 (1329) yılında, polis tarafından gözaltına alınmış ve üç
yıl Sinopta mahpus kaldıktan sonra 1914 (1332) senesinde
İstanbula dönmüştür. Bu hapis cezasının nedeni
bilinmemekle birlikte, dönemin siyasî şartlarıyla alâkalı
olduğu zannedilmektedir.
Son derece iyi Arapça ve Farsça bilen Ahmed Muhtâr
Efendinin, şiirlerinin yanısıra İlhâmât-ı Kâdiriyye isimli el
yazması bir eseri daha vardır. Bu eser, Cenâb-ı Abdulkâdir Geylânî hazretlerinin Risâle-i Gavsiyye ve Kasîde-i Hamriyye
adlı eserlerinin tercümesi ve şerhidir. 1933de Hakka
yürüyen Ahmed Muhtâr Efendinin kabri Edirnekapı
mezarlığındadır.
İçindekiler
Önsöz............................................................................................. i
Transkripsiyon........................................................................... iii
I. BİRİNCİ BÖLÜM: Sadeleştirilmiş Metin
Müellifin önsözü.......................................................................... 1
Münâcat......................................................................................... 3
1. Velâdetleri...................................................................... 7
2. Lakapları......................................................................... 8
a. El-Murtezâ............................................................... 8
b. Haydar..................................................................... 8
c. Ebul-Hasen............................................................. 9
d. Ebû Turâb................................................................ 9
3. Pederleri........................................................................ 10
4. Vâlideleri...................................................................... 15
5. Nesepleri....................................................................... 16
6. Amca ve halaları.......................................................... 17
7. Evlilikleri ve çocukları................................................ 17
8. Îmân-ı ezelîsini izhâr edişleri..................................... 21
9. Rasûlullah ile geçen ilk yıllar..................................... 28
10. Yiğitlikleri..................................................................... 31
11. İlim şehrinin kapısı..................................................... 35
12. Adaletle hüküm verişleri........................................... 40
13. Arapçayı kullanmadaki üstünlükleri...................... 43
14. Zâhitlikleri.................................................................... 49
15. Şiirlerinden alıntılar.................................................... 58
16. Matematik ilimlerine vukûfiyetleri.......................... 61
a. Rikâbiyye meselesi............................................... 61
b. Minberiyye meselesi............................................ 62
c. Cemeliyye meselesi.............................................. 6317. İdarecilikleri................................................................. 64
a. Ahid-nâme............................................................ 66
18. Mütevâzılıkları........................................................... 100
19. Allahtan sakınmaları............................................... 101
20. Cömertlikleri.............................................................. 104
II. BÖLÜM: Orijinal Metin.................................................... 111
günümüz okuyucusuyla buluşuyor.
Titiz bir çalışmayla yayına hazırlanan eser, hem orijinal metni hem de
metnin günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hâlini içermektedir.
Sadece akademi çevresine değil, Hazret-i Ali hakkında genel bir bilgi edinmek isteyen
herkese hitap edecek ve akıcı üslûbuyla başucu kitabı olabilecek bir eser.
ÖNSÖZ
Hazret-i Şâh-ı Velâyet İmâm Ali aleyhis-salâtu ves-selâm
efendimiz hakkında Türkçe yazılmış nadir eserlerden birisi
olan Hânedân-ı Seyyidül-Beşer Eimme-i İsnâ-aşer, ilk kez 1909
(1327) yılında Arap harfleriyle İstanbulda yayınlanmıştır.
Seyyid Ahmed Muhtâr Belhî Efendi (1873-1933), Hazret-i Ali
efendimizden başlayarak On-iki İmâm efendilerimiz
hazerâtı ve ardından, Hazret-i Selmân-ı Fârisi, Hazret-i Ebû
Zer Gıffârî, Hazret-i Ammar bin Yâsir, Hazret-i Bilâl Habeşî
gibi seçkin sahâbelerin hayatlarını da içeren bir külliyât
oluşturmak niyetiyle başladığı çalışmasının ne yazık ki
yalnızca ilk cildini tamamlayabilmiştir. Elinizdeki eser söz
konusu cilt olup, Latinize edildikten sonra sadeleştirilerek
Şâh-ı Velâyet Sırr-ı Hidâyet Hazret-i Ali Aleyhis-salâtu vesselâm ismiyle okuyucuların istifadesine sunulmuştur.
Hamzavî ve Nakşîbendî şeyhi olan Ahmed Muhtâr
Efendinin babası Seyyid Abdülkâdir Belhî hazretleri, annesi
Seyyide Fâtıma Hanımdır. Tahsilini babasından alan
Ahmed Muhtâr Efendi, orta boylu, buğday renkli, seyrek
sakallı, nur yüzlü, edîb, kâmil, tatlı dilli ve fakirleri gözeten
muhterem bir zât olup, babasından sonra Eyüp Sultandaki
Şeyh Murâd Buhârî Degâhının postnişinliğini deruhte
etmiştir. Elinizdeki kitabın yayınlanmasından iki sene sonra,
1911 (1329) yılında, polis tarafından gözaltına alınmış ve üç
yıl Sinopta mahpus kaldıktan sonra 1914 (1332) senesinde
İstanbula dönmüştür. Bu hapis cezasının nedeni
bilinmemekle birlikte, dönemin siyasî şartlarıyla alâkalı
olduğu zannedilmektedir.
Son derece iyi Arapça ve Farsça bilen Ahmed Muhtâr
Efendinin, şiirlerinin yanısıra İlhâmât-ı Kâdiriyye isimli el
yazması bir eseri daha vardır. Bu eser, Cenâb-ı Abdulkâdir Geylânî hazretlerinin Risâle-i Gavsiyye ve Kasîde-i Hamriyye
adlı eserlerinin tercümesi ve şerhidir. 1933de Hakka
yürüyen Ahmed Muhtâr Efendinin kabri Edirnekapı
mezarlığındadır.
İçindekiler
Önsöz............................................................................................. i
Transkripsiyon........................................................................... iii
I. BİRİNCİ BÖLÜM: Sadeleştirilmiş Metin
Müellifin önsözü.......................................................................... 1
Münâcat......................................................................................... 3
1. Velâdetleri...................................................................... 7
2. Lakapları......................................................................... 8
a. El-Murtezâ............................................................... 8
b. Haydar..................................................................... 8
c. Ebul-Hasen............................................................. 9
d. Ebû Turâb................................................................ 9
3. Pederleri........................................................................ 10
4. Vâlideleri...................................................................... 15
5. Nesepleri....................................................................... 16
6. Amca ve halaları.......................................................... 17
7. Evlilikleri ve çocukları................................................ 17
8. Îmân-ı ezelîsini izhâr edişleri..................................... 21
9. Rasûlullah ile geçen ilk yıllar..................................... 28
10. Yiğitlikleri..................................................................... 31
11. İlim şehrinin kapısı..................................................... 35
12. Adaletle hüküm verişleri........................................... 40
13. Arapçayı kullanmadaki üstünlükleri...................... 43
14. Zâhitlikleri.................................................................... 49
15. Şiirlerinden alıntılar.................................................... 58
16. Matematik ilimlerine vukûfiyetleri.......................... 61
a. Rikâbiyye meselesi............................................... 61
b. Minberiyye meselesi............................................ 62
c. Cemeliyye meselesi.............................................. 6317. İdarecilikleri................................................................. 64
a. Ahid-nâme............................................................ 66
18. Mütevâzılıkları........................................................... 100
19. Allahtan sakınmaları............................................... 101
20. Cömertlikleri.............................................................. 104
II. BÖLÜM: Orijinal Metin.................................................... 111