9789944295048
91788
https://www.sahafium.com/kitap/sesli-edebiyat-oykuler-ses-leniyor-p91788.html
Sesli Edebiyat Öyküler 'ses'leniyor (20 Cd Albüm)
0.00
"1938 yılında, Amerika'nın Grover's Mill kasabasında sakin geçen gün, radyodan duyulan flaş bir haberle kesilir... Marslılar New Jersey semalarındadır..."
Orson Welles, 1938'de H.G. WelIs'in "The War Of The Worlds-Dünyalar Savaşı" kitabından uyarlayıp seslendirdiği radyo oyunuyla, dinleyenleri Marslıların dünyayı gerçekten istila ettiğine inandırmıştı. Geçen yüzyılın başlarında yaşamımıza giren radyo ve bu araç sayesinde hızlı bir gelişim gösteren "radyofonik sanatlar" bugün de bizleri Welles'in uyarlaması kadar büyülüyor. Çünkü çoğumuz küçüklüğümüzden bu yana masallar dinleyerek büyüdük, halk hikayeleri anlattık, şiir dinletilerinde "ses"in yorum gücünü keşfettik. Edebiyatın yalnız okunabilir değil, aynı zamanda dinlenebilir bir tür olduğunu kavradık. İşte 'Sesli Edebiyat' projesini kurgularken, bizi büyüleyen bu özel 'güçten' yani 'ses'in yorum gücünden yola çıktık. Yazınımızın öykü dağarcığını "sesli" hale getirmeyi düşledik. Sesli Edebiyat ana başlığı altında gerçekleştirdiğimiz "Öyküler 'Ses'leniyor", bu düşüncenin bir ürünüdür. Sesli edebiyatı kısaca, "yazılı edebiyat ürünlerinin-özellikle de roman ve öykünün-müzik/tiyatro gibi sanat disiplinleri ve radyo oyununun dramatik/teknik unsurları ile harmanlanıp seslendirilmesi" biçiminde tanımlayabiliriz.
Sesli edebiyat, dünyada yazılı edebiyatın bir alt türü olarak sınıflandırılıyor. Başta Kuzey Amerika ve Avrupa kıtalarında olmak üzere uzun süredir bu alanda çalışmalar yapılıyor ve sesli edebiyat ürünleri, sözü edilen bu coğrafyalardaki kültürel tüketim alışkanlıklarıyla da bağlantılı olarak büyük bir ilgi görüyor. Biz de bu projede öyküler anlatıyoruz. Ama bu anlatım, ne 'metin okumaya' ne de tam anlamıyla bir 'radyofonik oyun'a benziyor. Bizim ortaya koyduğumuz ikisinin arasında, ikisinden de beslenen kendine özgü bir tarz'. Öyküler, metnin yapısına göre yeri gelince tek sesle, yeri gelince de birden fazla sesle canlandırılıyor.
Orson Welles, 1938'de H.G. WelIs'in "The War Of The Worlds-Dünyalar Savaşı" kitabından uyarlayıp seslendirdiği radyo oyunuyla, dinleyenleri Marslıların dünyayı gerçekten istila ettiğine inandırmıştı. Geçen yüzyılın başlarında yaşamımıza giren radyo ve bu araç sayesinde hızlı bir gelişim gösteren "radyofonik sanatlar" bugün de bizleri Welles'in uyarlaması kadar büyülüyor. Çünkü çoğumuz küçüklüğümüzden bu yana masallar dinleyerek büyüdük, halk hikayeleri anlattık, şiir dinletilerinde "ses"in yorum gücünü keşfettik. Edebiyatın yalnız okunabilir değil, aynı zamanda dinlenebilir bir tür olduğunu kavradık. İşte 'Sesli Edebiyat' projesini kurgularken, bizi büyüleyen bu özel 'güçten' yani 'ses'in yorum gücünden yola çıktık. Yazınımızın öykü dağarcığını "sesli" hale getirmeyi düşledik. Sesli Edebiyat ana başlığı altında gerçekleştirdiğimiz "Öyküler 'Ses'leniyor", bu düşüncenin bir ürünüdür. Sesli edebiyatı kısaca, "yazılı edebiyat ürünlerinin-özellikle de roman ve öykünün-müzik/tiyatro gibi sanat disiplinleri ve radyo oyununun dramatik/teknik unsurları ile harmanlanıp seslendirilmesi" biçiminde tanımlayabiliriz.
Sesli edebiyat, dünyada yazılı edebiyatın bir alt türü olarak sınıflandırılıyor. Başta Kuzey Amerika ve Avrupa kıtalarında olmak üzere uzun süredir bu alanda çalışmalar yapılıyor ve sesli edebiyat ürünleri, sözü edilen bu coğrafyalardaki kültürel tüketim alışkanlıklarıyla da bağlantılı olarak büyük bir ilgi görüyor. Biz de bu projede öyküler anlatıyoruz. Ama bu anlatım, ne 'metin okumaya' ne de tam anlamıyla bir 'radyofonik oyun'a benziyor. Bizim ortaya koyduğumuz ikisinin arasında, ikisinden de beslenen kendine özgü bir tarz'. Öyküler, metnin yapısına göre yeri gelince tek sesle, yeri gelince de birden fazla sesle canlandırılıyor.
"1938 yılında, Amerika'nın Grover's Mill kasabasında sakin geçen gün, radyodan duyulan flaş bir haberle kesilir... Marslılar New Jersey semalarındadır..."
Orson Welles, 1938'de H.G. WelIs'in "The War Of The Worlds-Dünyalar Savaşı" kitabından uyarlayıp seslendirdiği radyo oyunuyla, dinleyenleri Marslıların dünyayı gerçekten istila ettiğine inandırmıştı. Geçen yüzyılın başlarında yaşamımıza giren radyo ve bu araç sayesinde hızlı bir gelişim gösteren "radyofonik sanatlar" bugün de bizleri Welles'in uyarlaması kadar büyülüyor. Çünkü çoğumuz küçüklüğümüzden bu yana masallar dinleyerek büyüdük, halk hikayeleri anlattık, şiir dinletilerinde "ses"in yorum gücünü keşfettik. Edebiyatın yalnız okunabilir değil, aynı zamanda dinlenebilir bir tür olduğunu kavradık. İşte 'Sesli Edebiyat' projesini kurgularken, bizi büyüleyen bu özel 'güçten' yani 'ses'in yorum gücünden yola çıktık. Yazınımızın öykü dağarcığını "sesli" hale getirmeyi düşledik. Sesli Edebiyat ana başlığı altında gerçekleştirdiğimiz "Öyküler 'Ses'leniyor", bu düşüncenin bir ürünüdür. Sesli edebiyatı kısaca, "yazılı edebiyat ürünlerinin-özellikle de roman ve öykünün-müzik/tiyatro gibi sanat disiplinleri ve radyo oyununun dramatik/teknik unsurları ile harmanlanıp seslendirilmesi" biçiminde tanımlayabiliriz.
Sesli edebiyat, dünyada yazılı edebiyatın bir alt türü olarak sınıflandırılıyor. Başta Kuzey Amerika ve Avrupa kıtalarında olmak üzere uzun süredir bu alanda çalışmalar yapılıyor ve sesli edebiyat ürünleri, sözü edilen bu coğrafyalardaki kültürel tüketim alışkanlıklarıyla da bağlantılı olarak büyük bir ilgi görüyor. Biz de bu projede öyküler anlatıyoruz. Ama bu anlatım, ne 'metin okumaya' ne de tam anlamıyla bir 'radyofonik oyun'a benziyor. Bizim ortaya koyduğumuz ikisinin arasında, ikisinden de beslenen kendine özgü bir tarz'. Öyküler, metnin yapısına göre yeri gelince tek sesle, yeri gelince de birden fazla sesle canlandırılıyor.
Orson Welles, 1938'de H.G. WelIs'in "The War Of The Worlds-Dünyalar Savaşı" kitabından uyarlayıp seslendirdiği radyo oyunuyla, dinleyenleri Marslıların dünyayı gerçekten istila ettiğine inandırmıştı. Geçen yüzyılın başlarında yaşamımıza giren radyo ve bu araç sayesinde hızlı bir gelişim gösteren "radyofonik sanatlar" bugün de bizleri Welles'in uyarlaması kadar büyülüyor. Çünkü çoğumuz küçüklüğümüzden bu yana masallar dinleyerek büyüdük, halk hikayeleri anlattık, şiir dinletilerinde "ses"in yorum gücünü keşfettik. Edebiyatın yalnız okunabilir değil, aynı zamanda dinlenebilir bir tür olduğunu kavradık. İşte 'Sesli Edebiyat' projesini kurgularken, bizi büyüleyen bu özel 'güçten' yani 'ses'in yorum gücünden yola çıktık. Yazınımızın öykü dağarcığını "sesli" hale getirmeyi düşledik. Sesli Edebiyat ana başlığı altında gerçekleştirdiğimiz "Öyküler 'Ses'leniyor", bu düşüncenin bir ürünüdür. Sesli edebiyatı kısaca, "yazılı edebiyat ürünlerinin-özellikle de roman ve öykünün-müzik/tiyatro gibi sanat disiplinleri ve radyo oyununun dramatik/teknik unsurları ile harmanlanıp seslendirilmesi" biçiminde tanımlayabiliriz.
Sesli edebiyat, dünyada yazılı edebiyatın bir alt türü olarak sınıflandırılıyor. Başta Kuzey Amerika ve Avrupa kıtalarında olmak üzere uzun süredir bu alanda çalışmalar yapılıyor ve sesli edebiyat ürünleri, sözü edilen bu coğrafyalardaki kültürel tüketim alışkanlıklarıyla da bağlantılı olarak büyük bir ilgi görüyor. Biz de bu projede öyküler anlatıyoruz. Ama bu anlatım, ne 'metin okumaya' ne de tam anlamıyla bir 'radyofonik oyun'a benziyor. Bizim ortaya koyduğumuz ikisinin arasında, ikisinden de beslenen kendine özgü bir tarz'. Öyküler, metnin yapısına göre yeri gelince tek sesle, yeri gelince de birden fazla sesle canlandırılıyor.